Kral bu balıklar bu adı ilk defa 1898 yıllarında boulanger tarafından keşfedilip bulundukları için onlara bu adı keşfeden tarafından bizzat verilmiştir. Bu balıklar pek akvaryumlarda bulunmayan bu balıklar bazı uygulamalar ve teşvikler sayesinde son 10 yılda üzerinde de ciddi uğraş ve emekler gayretinde üremeleri ve tabii olarak sayıları son zamanlarda ciddi bir şekilde artış göstermiştir.
Özellikle de onlar için ciddi bir uğraş veren bir gurupta varken. Kral balıkları ağızda kuluçka yapar ve bu kuluçkalar büyük boyutlara kadar ulaşıyor. Kral balıkların özelliklerine bakacak olursak özellikle erkek balıklar dişi balıklara oranla tam tersidir. Bizdeki bayanlar balık âleminde pek aynı değil.
Bizim insanlar gibi dişilerde pek süs ve şıklık yoktur. Kral erkekleri güzel, havalı ve parlak renkli derilere sahipken dişi balıklar için bu durum pek öyle değil. Dişi balıkların erkek balıklara oranla yanında daha sade, gösterişsiz ve daha sönük geçiyor. Ama yine de cinsiyet ayrımı yapmak o kadar da kolay değil. Bu ayrımı yapmak dıştan yapabilmek uzun zaman ve iyi gözlemlemek gerekir. Ayrıca da bu ayrımı yapabilmek için de iyi bir bakım süreci de beraberinde gerektiriyor.
Erkek balıklar 19-20 cm olunca renklerini almaya başlıyorlar ve yeterli bakım olduğu zaman da balığın bu boya gelmesi 1. 5-2 yıl gibi bir sürenin geçmesi gerekir. Tabi boy vb. durumlarında iyi bir bakım görüp görmemeleri ile alakalıdır. Balıkları büyük olan diğer tür balılar gibi gelişim aşamaları yavaş ve özen istiyor. Kralların en tuhaf ve ilgi çekici özelliklerden bir tanesi de korktukları zaman çok seri bir şekilde kendilerini tabana yani kuma gömme yöntemleridir. Bu bana deve kuşlarını anımsattı.
Onlar da tıpkı kral balıkları gibi korktukları zaman başlarını kuma gömerler, gerçi kral balıkları kendileri kuma tamamen gömme bakımından bakarsak daha pratik ve seri olduklarını söylemek aşikârdır. Ayrıca da kumda seri hareket edebilirler. Özellikle bir avı gözlerine kestirdikleri zaman çok ani ve kıvrak hareketleri olabiliyor bu tür balıkların. Yani bu tür balıklar korku, yiyecek avlama gibi temel içgüdülerinde kumlarla hızlı bir şekilde kullanabiliyorlar.